2.BÖLÜM

2.BÖLÜM
YUNAN UYGARLIĞI
M.Ö. 1200 yıllarında Yunanistan’a göç eden Dorlar Akaların egemenliğine son verdiler.Yunanistan’ın tamamına egemen olan Dorlar  “Polis” adı verilen şehir devletleri kurdular.Polislerin başında “Tiran” denilen krallar vardır.Yunan şehir devletleri M.Ö. IV. Yüzyılda Makedonya egemenliğine girmiştir.

Yunan uygarlığının önemli özellikleri şunlardır:
*Yunanistan’da birbirinden bağımsız şehir devletleri kurulmuştur.Bu şehir devletlerinin özgür yaşamak istemesi ve birbirinin egemenliğini kabul etmemesi, Yunanistan’da siyasal birliğin kurulmasını engellemiştir.
*Yunanistan’da sınıf ayrımı mücadelelere neden olmuştur.Sınıf kavgalarının çözümlenmesi ve toplumsal barışın sağlanması için Drakon, Solon ve Klistenes isimli arhonlar kanunlar yapmışlardır.Yuanistan’da yapılan kanunlarda;
-Köylülerin borçları affedilmş, borcunu ödeyemediği için köle durumuna düşenlere özgürlükleri geri verilmiştir.
-Sınıf farklılıkları ortadan kaldırılmıştır.
-Halk meclisleri açılarak, halkın yönetimde söz sahibi olması sağlanmıştır.
Yunanistan’daki bu uygulamalar İlk Çağ’da demokratikleşme sürecini başlatmıştır.
*Yunanistan dağlık bir araziye sahip olduğu için tarıma elverişli toprak azdı.Bu nedenle halk geçimini zeytincilik, balıkçılık ve hayvancılıkla sürdürmeye çalışıyordu.Kolonizasyon hareketlerinin başlamasıyla Yunanlılar uzak ülkelerle ticaret yapmaya başladılar.Bunun sonucunda Yunanistan’da zengin bir orta sınıf oluşmuştur.
Yunanlılar kurdukları kolonilere göç ederek yerleşmişler ve Yunan kültürünün buralara yayılmasını sağlamışlardır.Yunanlılar kolonilerini ikinci yurtları saymışlar, bu nedenle uzun süre buralara egemen olmayı başarmışlardır.
*Yunanlılar Fenike alfabesini kullanmışlardır.Yunanistan’da en çok gelişen edebi tür destanlar olmuştur.Bunlar arasında Homeros’un İlyada ve Odise destanları çok ünlüdür.Bu destanlar Yunanlılar arasında ulusal birlik duygusunu pekiştirmiş ve okullarda ders kitabı olarak okutulmuştur.
*Yunanistan’da felsefe, tıp, tarih, aritmetik, geometri ve astronomi bilimlerinde önemli gelişmeler yaşanmıştır.Sokrat, Eflatun ve Aristo en önde gelen filozoflardandır.Tarihin bilim dalı haline gelmesinde Yunan tarihçilerinin büyük rolü olmuştur.Tarihin babası sayılan Herodotos’un dışında Tukidides de önemli eserler yazmıştır.

İskender İmparatorluğu
M.Ö. 337’de tahta geçen İskender, önce Yunanistan’daki bütün şehir devletlerini, sonra da Anadolu, İran, Irak, Suriye ve Mısır’da Perslere ait tüm toprakları kendine bağlamayı başardı.Büyük İskender’in Asya seferinin sonucunda Helenizm Uygarlığı doğmuştur.
Helen Medeniyeti
*Makedonyalı -İskender’in İyon şehir devletlerini Pers istilasından kurtarmak için M.Ö.334 yılında yaptığı Doğu (Asya) seferi sonucunda kuruldu.
*Anadolu, İran, Mezopotamya ve Mısır’ı ele geçirdi.
*Doğu-Batı kültürünün kaynaşmasından sentez bir medeniyet olan “Hellenizm” doğmuştur.Hellenizm medeniyetinin doğmasında Yunan, Anadolu, İran, Mezopotamya, Mısır ve Hint medeniyetlerinin etkisi olmuştur.
*Doğu-Batı ticareti ve kültürel etkileşim artmıştır.
*Önemli şehirler kurulmuştur (İskenderiye,  İskenderun)
*Hellenizm; Roma ve İslam medeniyetini etkilemiştir.

Büyük İskender, 33 yaşında öldü (M.Ö.323).İskender’in ölümünden sonra kazanılan topraklarda bağımsız devletler kurulmuştur.
-Mısırdaà-Ptolemeler Krallığı (MÖ 321-30)
-Trakya ve Batı Anadolu’dan Hindistan’a kadarà-Selevkoslar Krallığı (321-64)
-Makedonya’daà-Antigonitler Krallığı: Milli bir devlettir.(MÖ 279-16-)

*Selevkos’un ölümü üzerine Anadolu’da yerel krallıklar kuruldu:
-Bitinya KrallığıàKuzey Batı Anadolu’da.
-Pontus KrallığıàKaratenizin güney kıyılarında.
-Kapadokya KrallığıàOrta Anadolu’da.
-Bergama KrallığıàBergama merkez olmak üzere Millet ve Efes’te (Batı Anadolu)

Bergama ve Bitinya Krallıklarıà Yunan uygarlığının
Pontus Devletià Doğu uygarlığının temsilcisi oldu.
*Bergama bu dönemde önemli bir kültür merkezi oldu (Zeus Tapınağı, Asklepedio Sağlık Merkezi, 200 bin ciltlik kütüphane kuruldu)
*Bergama’nın kendi adıyla anılan Parşömen kağıdı icad edilerek ihraç edildi.
*İskender İmparatorluğu zamanında àİskenderiye, Rodos, Bergama, Efes, Antakya gibi şehirler ticaret şehri oldular.
*Bu dönemde bilimsel alanda gelişmeler oldu:
-İskenderiye’de Bilimler Akademisi kuruldu.
-Dünyanın çevresi doğru hesaplandı.
-ArşimedàDünyanın kendi ekseni ve güneşin çevresinde dolaştığını ileri sürdü.
-Tıpta ileri gidildi. Kalp, kan ve damar arsındaki ilişki tespit edildi.
-İskenderiyeli coğrafyacı EratostanesàDünyanın çevresini hesapladı.
-BatlamyusàCoğrafya Kılavuzu adlı eseriyle İslam Coğrafyacılarını etkiledi.
-Helenistik uygarlık àİslam uygarlığını etkilemiştir.

ROMA UYGARLIĞI
*MÖ 735-MS 1453 yılları arasında yaşamış İlk Çağ’ın en güçlü, en büyük imparatorluğu ve medeniyetidir.
*Romalılar; disiplinli, planlı ve teşkilatlı hareket ederek kısa sürede büyün İtalya’yı Roma’ya bağlamışlardır.Bu gelişmelerden sonra Romalılar, Doğu Akdeniz’e yönelmişlerdir.İskender İmparatorluğu parçalandıktan sonra Selevkoslar Krallığı’nı yenerek Türkiye topraklarının tamamına hakim olmuşlardır.
*Roma İmparatorluğu’nun siyasal tarihinde; Krallık (MÖ 735-MÖ 510), Cumhuriyet (MÖ 510-MÖ 27) ve İmparatorluk(MÖ 27-MS 395) dönemleri yaşanmıştır.
*Cumhuriyet döneminde fetih hareketleri başladı.
*Romalılar, Kartaca’yı ele geçirebilmek için yaptıkları savaşların (Pön Savaşları)  ikincisinde, Kartacalılar, filleriyle birlikte İtalya’ya girdiler. Kartaca Savaşlarının üçüncü safhasında Romalılar galip geldiler ve Kuzey Afrika’yı ele geçirdiler. (Bu savaşlar Üç safhada olmuştur: à MÖ 264-241  / 218-201  /  149-146 )
*Sırasıyla İspanya, Yunanistan, Anadolu ve cumhuriyetin sonlarına doğru ise Mısır Roma topraklarına katıldı.     
*Sezar’ın öldürülmesinden sonra İmparatorluk devri başladı (MÖ27)

İmparatorluk Devri
*Fetihler büyük ölçüde durmuştur.
*İç sükunet sağlanarak yollar yapılmış ve halkın refah seviyesi yükseltilmeye çalışılmıştır.
*III. Yy’ da Roma İmparatorluğu gücünü kaybetmeye başladı.
*Merkezi yönetimin zayıflaması, eyaletlerin güçlenmesi, Hristiyanlığın yayılması, Kavimler Göçü’nün meydana getirdiği kargaşa, iç savaşlara katılan orduların sınırları ihmal etmesi gibi nedenlerden dolayı Roma İmparatorluğu, Doğu ve Batı olarak ikiye ayrılmıştır (395).Bunlardan Batı Roma 476’da, Doğu Roma ise 1453’te yıkılmıştır.

Devlet Yönetimi                                                                                                                                                                                                                                                                                                               
*Kıralıàİhtiyarlar meclisi teklif eder. Halk meclisi (Kuria) da seçerdi.
*Kral senatoya yapacağı işleri danışırdı.
*Cumhuriyet döneminde senatonun seçtiği iki konusu ülkeyi yönetmişti.
*KonsülleràSenatoya hesap verirlerdi.
*Bunalımlı dönemlerde altı aylık sürelerle  diktatör denilen birisi ülkeyi yönetirdi.
*Bu süre içerisinde yaptığı işlerden dolayı kimseye hesap vermezdi.

Sosyal Sınıflar:                                                                  
*Romada, patriciler, plebler, yanaşmalar ve köleler olmak üzere dört sosyal sınıf bulunuyordu.
-Patricilerà Oy hakkı olan zengin toprak sahiplerinden oluşuyordu.
-Pleblerà Küçük çiftçiler, zanaatkârlar, tüccarlar ve çobanlardan oluşurdu. Askere alınmaz ve oy kullanamazlardı.
-Yanaşmalarà Vatandaşlık hakkını kaybedenler.
-Kölelerà Hiçbir hakları bulunmazdı. Romada köleler sık sık ayaklanmışlardır (Spartaküs ayaklanması).
àAnadolu bayındır hale getirildi.
*At yarışları için hipodromlar yapıldı. Mısır ve İran ile yapılan savaşlar için yollar yapıldı.
*Stadyum, tiyatro salonları, belediye binaları, hamamlar, kütüphaneler, aepora (büyük meydanlar) yapıldı.

Roma Eserleri:
*İstanbul Bozdoğan Su Kemeri, Çemberlitaş
*Ankara Elmadağ Su Yolu, Ogüst Mabedi ve Roma Hamamı
*Antalya Aspendos Tiyatrosu

Hukuk
On iki Levha Kanunlarıà Patrici ve pleb mücadelesi sonucunda plebler de bu kanunlar ile patricilerle aynı haklara sahip olmuşlardır.

Din
*Hırıstıyanlık 313 Yılında serbest bırakıldı.
*330 yılında İstanbul Roma İmparatorluğunun başkenti oldu ve hırıstıyanlık da resmi din oldu.
*325 İznik Konsilinden sonra hırıstıyanlıkta ilk ayrılıklar başladı (Aryanizm, nasturizm, monofizizm)
*451 Kadıköy Konsiliyle de İstanbul Kilisesi Roma’dan ayrılması sonucu Ortodoksluk mezhebi ortaya çıktı.
*Roma’da particilerle (soylular) plebler (Roma’ya sonradan gelen halk) arasında çatışmalar olmuştur.Romalılar Yunan kanunlarından yararlanarak 12 Levha Kanunlarını yapmışlardır.Patrici-pleb mücadelesi 12 Levha Kanunlarından sonra da devam etmiştir.
Günümüz Batı dünyasında uygulanan hukuk kurallarının temeli Roma hukukuna dayanır.Bu hukuk kuralları bazı değişikliklerle Bizans hukuku adıyla Doğu Roma’da yürürlükte kalmıştır.
*Romalılar ticareti geliştirmek amacıyla Anadolu’da yeni yollar yapmışlar ve ihtiyaç duydukları ürünleri Anadolu’dan götürmüşlerdir.
*Romalılar; Fenikeliler, İyonyalıların ve Yunanlıların geliştirdiği alfabeye son şeklini kazandırmışlar ve “Latin alfabesi”ni oluşturmuşlardır.
*Mısır’dan aldıkları Güneş yılı esaslı takvimi, Sezar daha sonra da Papa XIII. Gregor dönemlerindeki düzenlemelerle bugün kullandığımız şekle getirmişlerdir.

Bizans İmparatorluğu
Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılması ile 395’te kuruldu.Başkenti İstanbul’dur.Anadolu, Suriye ve Mısır’a kadar olan yerleri hakimiyeti altında bulundurdu.Tarihi boyunca Bizans farklı sülaleler tarafından(12 sülale) yönetilmiştir.İmparator; başkomutan, başyargıç ve yasa koyuculuk yetkilerini elinde toplamıştır.Jüstinyen dönemi(518-610)  Bizans’ın en güçlü olduğu dönemdir.Bizans Hristiyanlığın Ortodoks mezhebini benimsemiştir.Bizans İmparatorluğu’nda kilise imparatora bağlıydı ve Ortodoksların dini lideri patrik imparator tarafından atanıyordu.Bu durum Avrupa’daki kilise ve papanın  krallar üzerindeki baskısının tersine imparatorun patrik ve kilise  üzerinde baskısının olduğunu göstermektedir.İstanbul bu dönemde önemli bir kültür ve sanat merkezi olmuştur.
Bizans döneminden günümüze kalan önemli eserler:Ayasofya, Hora Kilisesi, Yerebatan Sarnıcı, Aya İrini Kilisesi, Binbirdirek Sarnıcı, İstanbul surları ve su kemerleri.

           M  İ  M  A  R  İ
DİNİ                TİCARİ              TARIMSAL
Mabet        Han, Karum(Pazar)       Su yolu
Sunak             Kervansaray               Kanal
Tapınak              Liman                 Değirmen
Ziggurat           Ziggurat                 Ziggurat   
                        ASKERİ
                       Çin Seddi,
                        Kale, Sur,

MISIR’da                           MİMARİ
MEZOPOTAMYA’da      ASTRONOMİ
SÜMER’de                        ZİGGURAT
ANADOLU’da (Hitit)       TARİH YAZICILIĞI
YUNAN’da                        OLİMPİYATLAR
 DİNİ  İNANIŞ  SAYESİNDE GELİMİŞTİR

          ÖNCE                        SONRA
         TARIM                    Yerleşik Hayat
           YAZI      Tarih Devirlerinin Başlaması
          PARA        Takas Sisteminin Sona Ermesi
      Hayvanlar               Ulaşım Kolaylaştı
       Evcilleşti
 ATEŞ BULUNDU  -Isınma Sorunu Çözüldü
                                 -Yabani Hayvanlardan
                                    Korunma Sağlandı
AHİRET İNANCI   Eczacılık ve Mumyacılık
                                             Gelişti (Mısır’da)

İSLAMİYET’TEN ÖNCE TÜRK TARİHİ
Türk Adının Anlamı
*Türk Adının anlamı:Doğan,türeyen veya güçlü, kuvvetli,olgun anlamına gelmektedir.                 
*"Türk” kelimesi ilk defa siyasi ad olarak, Göktürk Devleti tarafından kullanılmıştır.
*Coğrafi bir ad olarak, ilk defa Bizans kaynaklarında Orta Asya için kullanılmıştır. Anadolu ise XII yy dan itibaren Avrupalılarca Türkiye olarak anılmıştır.
*Millet adı olarak Türk, ilk defa 420 tarihli bir Pers metninde geçmektedir.
*Türk adına ilk defa 5yy da Pers (Sasani), 6yy da Bizans kaynaklarında rastlanmıştır.
*Hunlarla ilgili ilk tarihi belge ise  MÖ 318 yılına ait bir Çin belgesidir (anlaşma belgesi).
Türk adının ne anlama geldiği konusunda ileri sürülen görüşler şunlardır:
a)Wambery, 1879’da Türk adının Türemek(çoğalmak) fiilinden geldiğini ileri sürmüş.
b)Kaşgarlı Mahmut, Divan-ı Lûgat’it-Türk adlı eserinde, Türk’e Olgunluk Çağı anlamını verir.
c)Ziya Gökalp, Türk adının anlamını Türeli(töre sahibi) diye açıklar.
Türklerin İlk Ana Yurdu
*Türklerin ana urdu Orta Asya’dır.
*Orta Asya, doğuda Kingan dağları, batıda Hazar Denizi, kuzeyde Sibirya, güneyde Himalaya dağları ile çevrili geniş bir coğrafi bölgedir.
*Bu coğrafi bölge içinde de Türklerin ilk ana yurdu ise, Altay-Sayan dağlarının kuzeybatısı, Tanrı dağlarının kuzeyi, Aral gölünün çevresi ve Hazar Denizi’nin doğusu olarak belirlenmiştir.

Türk Göçleri
Göçlerin Nedenleri
-İklim koşullarının değişmesine bağlı olarak meydana gelen kuraklık, artan nüfusa mevcut toprakların yetmemesi ve bu gelişmelerin sonucunda bölgede geçim sıkıntısının ortaya çıkması
-Türk boyları arasındaki siyasal anlaşmazlıklardan dolayı ortaya çıkan savaşlar
-Dış baskılardan (Çin, Kitan ve Moğol) dolayı Türklerin bağımsızlıklarını kaybetmek istememeleri
-Salgın hayvan hastalıkları ve otlakların yetersiz hale gelmesi

Göçlerin Sonuçları
-Orta Asya kültür ve medeniyeti dünyanın değişik yerlerine yayılmıştır.
-Orta Asya’da kalan boylar Hunların yönetiminde ilk Türk devletini kurmuşlardır.
-Farklı bölgelerde Türk devletleri kurulmuştur.
-Batıya giden Türkler, Kavimler Göçü’nü başlatmışlardır.
-Türkler değişik kültür çevreleriyle etkileşim içine girmişlerdir.
-Kalabalık nüfuslarla ve farklı dinlerle karşılaşan bazı Türk boyları milli benliklerini kaybetmişlerdir.(Bulgarlar, Macarlar gibi)
-Gittikleri bölgelerdeki topluluklara, hayvanları evcilleştirmeyi, madenciliği, at-tekerlek kültürünü öğretmişlerdir.
Türklerin atı evcilleştirmeleri ve tekerleği kullanmaları çok uzak bölgelere göç etmelerine yardımcı olmuştur.
Türklerin çok çeşitli bölgelere yayılması, Türk tarihinin bir bütün halinde incelenmesin engellemiştir.

ORTA ASYA’DA KURULAN İLK TÜRK DEVLETLERİ
1.Asya Hun (Büyük Hun) İmparatorluğu
*Kutlu ülke Ötüken merkez olmak üzere Orhun ve Selenga nehirleri çevresinde kurulmuştur.
*Hunlar'a ait ilk belge MÖ 318 yılına ait  Hun prensleri ile Çin arasında yapılan bir antlaşmadır.
*M.Ö. III. Yüzyılın ikinci yarısında Hunlar, Çinlilere karşı büyük bir güç haline gelmişlerdir.
*Çinliler, Hun akınlarına engel olabilmek için kuzey sınırlarında bir duvar örmeye başlamışlardır.Bugün “Çin Seddi” diye bildiğimiz bu duvar M.Ö. 214 yılında tamamlanmıştır.
*Mete,Tunguzları,Yüeçiler’i ve Vusonlar’ı yendi.
*Çinlilerle mücadele eden Mete Han’ın asıl düşüncesi, Çin’i etkisiz hale getirmekti.Çin’i yıllık vergiye bağlayan Mete, gücünün sembolü olarak Çinli bir prensesle evlenmiştir.
*Kalabalık Çin nüfusu içinde Türklerin asimile olmasından çekinen Mete, Çinlilerle antlaşma yapmış ve onlarla dost kalmayı tercih etmiştir.(Mete ulusçu bir politika takip etmiş, vatan millet sevgisini ortaya koymuştur.)
*Mete Han’dan sonra Hunlar zayıflamıştır.

Parçalanma Sebepleri:
-İç mücadeleler  ve Çin’in entrikaları
-İpek Yolunun elden çıkması
-Prensler arasındaki taht kavgaları
*Çin’in egemenliğine girmek isteyen  Hohanyeh ile Çiçi arasındaki mücadele sonunda Hun devleti doğu ve batı olmak üzere ikiye ayrıldı.(MÖ l yy.)
*Hohan-yeh yönetimindeki Doğu Hunları  Çin’in egemenliğine girdi. Batı  Hunları ise Çin tarafından ortadan kaldırıldı.
*Çinin egemenliğinden kurtulan Doğu Hunları, MS 48 yılında Kuzey ve Güney Hunları olmak üzere ikiye ayrıldılar.
*Güney Hunları inin egemenliğini kabul ederken,Kuzey Hunları batıya doğru göç ettiler.Batıya doğru göç eden bu Türkler kavimler göçünü başlattılar.

Mete Han’ın Tarihteki Önemi
-Türk soyundan olan bütün toplulukları kendi yönetimi altında toplamıştır.
-Tung-huların ısrarlı toprak istekleri karşısında “Toprak milletindir, onu kimse veremez.” diyerek ilk defa vatan ve millet sevgisini ortaya koymuştur.
-Çin’i mağlup etmesine rağmen Türklerin Çin’e yerleşmesine karşı çıkmış; Çin’den yıllık vergi almakla yetinmiştir.
-Günümüzde de pek çok devlet tarafından örnek alınan  bir ordu sistemi kurmuştur (Onlu Sistem).

*Bu dönemde, Çinlilerin propagandasıyla Hun beyleri birbirine düşmüştür.Mete’nin ölümünden sonra zayıflayan Hunlar, önce Doğu ve Batı olarak sonra da Güney ve Kuzey olarak parçalanmışlardır.

Kavimler Göçü
Aral Gölü çevresinde toplanan Hun boyları Orta Asya’daki Çin baskısı ve kuraklık nedeniyle IV. Yüzyılın ortalarından itibaren batıya doğru göç ederek barbar kavimleri Roma İmparatorluğu üzerine saldırmaları sonucunda Kavimler Göçü olmuştur (375).

Kavimler Göçü’nün Sonuçları
-Roma İmparatorluğu ikiye ayrılmıştır (395).
-Batı Roma İmparatorluğu yıkılmıştır (476).
-Avrupa’da yeni milletler ortaya çıkmış ve yeni devletler kurulmuştur.Böylece Avrupa’nın günümüze kadar gelen etnik yapısı oluşmuştur.
-İlk Çağ’ın sonu Orta Çağ’ın başlangıcı kabul edilmiştir.
-Feodalite (Derebeylik) rejimi ortaya çıkmıştır.
-Avrupa’da Hun Devleti kurulmuştur.
-Hristiyanlık barbar kavimleri arasında yayılmıştır.

Orta Çağ’da Avrupa
Kilise ve Papalık
*Orta Çağ’da Katolik Kilisesi siyasal, dinsel ve ekonomik alanlarda güçlenmiştir.
Katolik Kilisesi’nin güçlenmesinde;
-Papa’nın Avrupa krallarına taç giydirerek krallıklarını onaylaması
-Siyasal yapının parçalanması
-Skolastik düşüncenin yaygınlaşması(Skolastik düşünce:Avrupa’da kilisenin etkisi altında gelişen, gerçeklere sadece kilisenin gösterdiği yolla ulaşılabileceğini savunan, deney ve gözleme karşı olan Orta Çağ görüşüdür.Bu düşünce deney ve gözleme karşı olduğu için bilimin gelişmesini engellemiştir.)
-Kilisenin kişileri dinden çıkarma (aforoz), bir bölgede yaşayanları dinsel faaliyetlerden men etme (enterdi) ve para karşılığında günah çıkarma, cennetten yer satma (endülüjans) yetkilerinin bulunması
etkili olmuştur.
*Orta Çağ’da kurulan devletlerin birçoğunda hükümdarlar egemenliklerini dine dayandırmışlardır.Ortaya çıkan laik olmayan devlet anlayışında din adamları devlet yönetiminde etkili olmuşlardır.

Feodalite (Derebeylik)
*Feodalite, Kavimler Göçü’nden(376) ve Batı Roma’nın yıkılmasından(476) sonra merkezi otorite boşluğu nedeniyle doğmuştur.
*Siyasal ve askeri gücü elinde bulunduran, toprağın mülkiyetine veya imtiyazına sahip olan bir senyörler (derebeyler) sınıfı ile bu sınıfa bağımlı köleler sınıfının oluşturduğu idari düzene feodalite denir.

Feodalite Rejiminin Özellikleri
-Feodalite rejiminin kurulmasından sonra Avrupa’da siyasal birlik bozulmuş, küçük yönetim birimleri ortaya çıkmıştır.Derebeylik yönetimi, IX. Yüzyılda Fransa’dan bütün Avrupa’ya yayılmış ve bütün Orta Çağ boyunca devam etmiştir.
- Feodalitede himaye sistemi esastır.Himaye eden “Süzeren”, himaye edilen “Vasal” olarak adlandırılmıştır.
-Feodalite rejiminde, halk arasında eşitlik yoktu.Avrupa’da halk; soylular(senyörler), rahipler, burjuvalar ve köylüler(hür köylüler ve köleler-serfler) diye sınıflara ayrılmıştır.Bu nedenle Orta Çağ’da Avrupa’da sosyal adalet sağlanamamıştır.
-Toprakların mülkiyeti soyluların elinde toplanmıştır.Orta Çağ’da kapalı bir ekonomik politika izlendiği için halk sermaye birikimine sahip olamamıştır.

Feodalite Rejiminin Zayıflamasında;
-Haçlı Seferleri sırasında derebeylerin ölmesi veya ordularını kaybetmesi
-Barutun ateşli silahlarda kullanılmaya başlanması (top)
-Avrupa’da sürekli orduların kurulması
-Yeni Çağ başlarında Coğrafi Keşiflerin yapılmasından sonra ticaretin gelişmesi ve tarımsal faaliyetlerin gerilemesi
-Papa ile krallar arasındaki mücadelenin krallar lehine sonuçlanması
gibi gelişmeler etkili olmuştur.

Avrupa Hun Devleti (376-469)
*Batıya doğru yönelen Türklerin bir kolu Kafkaslardan Anadolu’ya, Erzurum ve Malatya civarlarına geldiler.
*Balamır komutasında batıya doğru yönelenler ise Avrupa’ya geldiler.Avrupa’da kurulan ilk Türk devletidir.
*Avrupa Hun Devleti’nin  dış politikası Uldız döneminde belirlenmiştir.Bu politikaya göre Bizans İmparatorluğu baskı altında tutulacak ve Germen kavimlerine karşı Batı Roma İmparatorluğu ile işbirliği yapılacaktır.
*Uldız döneminde Hunlar, Tuna Irmağı’nı geçerek Roma İmparatorluğu topraklarına akınlar düzenlerken Kafkaslar yoluyla da Anadolu’ya girmişlerdir.Antakya ve Urfa’yı kuşatan Hunlar, Anadolu’da kalmayıp Azerbaycan üzerinden Karadeniz’in kuzeyindeki topraklarına geri çekilmişlerdir (398).Böylece Türkler Anadolu’ya ilk kez ayak basmışlardır.
*Avrupa Hunları, Uldız, Karaton ve Rua zamanında Bizans ile savaşarak Batı Roma ile iyi geçindiler.
*Attila da  Uldız’ın siyasetini uygulayarak Bizansı baskı altına aldı.Attila’nın amacı, büyük bir devlet kurmak, Doğu ve Batı Roma İmparatorluklarını egemenliği altına almaktı.
*Avrupa Hunları en güçlü dönemlerini Attila döneminde yaşadılar.
*Attila, 434 yılında Bizans’la Margos Antlaşması’nı yapmıştır.Antlaşmaya göre;
-Bizans, Hunlara ödemekte olduğu vergiyi iki katına çıkaracak,
-Bizans, Hunlara bağlı kavimlerle antlaşma yapmayacak,
-Ticari ilişkiler sınır kasabalarında devam edecek,
-Bizans, elindeki Hun esirleri iade edecek.

I.Balkan Seferi (441-442):Bizans’ın Margos Antlaşması’nın hükümlerine uymaması üzerine gerçekleşti.Bizans’la yapılan antlaşma ile Attila Bizans’ın ödediği vergiyi artırdığı gibi bazı sınır kalelerini de ele geçirdi.Bu seferden sonra Avrupa Hunlarına Balkanların yolu açılmış oldu.

II.Balkan Seferi (447):I.Balkan Seferi’nden sonra Bizans’ın antlaşmada öngörülen vergiyi ödemediği için gerçekleşti.Sefer sonunda yapılan Anatolios  Antlaşması’na göre;
-Bizans, ödediği yıllık vergiyi üç katına çıkaracak,
-Bizans, yüklü bir savaş tazminatı ödeyecek
-Tuna’nın güneyindeki yerler askerlerden arındırılacaktı.

*Bundan sonra Batı Roma üzerine sefere çıktı.Bir yıl önce kendisine evlenme teklifinde bulunan Romalı Prensesi, Roma topraklarının yarısının çeyiz olarak verilmesi koşuluyla zevceliğe kabul ettiğini bildirdi.
*Bu isteği reddedilen Attila l.Galya (Fransa) seferine çıktı.Meşhur Romalı komutan Aetius’la 451 yılında Paris yakınlarında yapılan savaşta her iki taraf da büyük kayıplar verdi.
*452 Roma (İtalya)  seferine çıkan Attila, Papanın isteği ve eski bir uygarlık merkezi olan Roma’ya zarar vermemek için geri döndü.
*Attila’nın ölümünden sonra Avrupa Hunları yıkıldı.

Dağılma Sebepleri:
-Attila’dan sonra başa geçenlerin Yetersizliği.
-İç karışıklıklar ve Germen kavimlerinin isyanı.
-Hun nüfusunun azlığı.

*Avrupa Hunları, Karedeniz in batı kıyılarına yerleştiler ve Hıristiyanlaşarak yerli kavimler içerisinde eriyerek yok oldular.
*Avrupa Hun’larının yerine Orta ve Güney Avrupa’da Macarlar ve Bulgarlar devlet kurdular.

2. I.Göktürk Devleti (552-630)
*Göktürkler Türk adıyla kurulan ilk devlettir.Başkentleri Ötüken, ilk hükümdarları Bumin Kağan’dır. Avar Devletinde demircilikle uğraşan Göktürkler, Töles’lerin isyanını bastırdıktan  sonra Avar’lara karşı isyan ederek bağımsızlıklarını elde ettiler.
*Devlet geleneklere göre ikiye ayrıldı:Doğuyu yöneten Bumin Kağan ülkenin batı bölgesini kardeşi İstemi Yağbu’ya bıraktı.
*İstemi Yabgu, İpek Yo­lunu elinde tutabilmek için Akhunlar’a karşı Sasanilerle anlaştı. Akhun toprakları Göktürk’lerle Sasaniler arasında payla­şıldı.
*Sasaniler‘in İpek Yolunu ele geçirebilmek için Akhun topraklarının tümünü ele geçirmeye çalışması üzerine îstemi Yabgu, Bizans ile anlaşarak Sasanilerle savaştı.
Not:Göktürk-Bizans ittifakı sonucu zayıflayan Sasani Devletine Hz. Ömer zamanında Müslümanlar son vermiştir.
Göktürklerin İkiye Ayrılması:
Çinlilerin Göktürk Devleti’nin içişlerine karışması sonucunda 582 tarihinde ülke ikiye ayrılmıştır.,
*Mukan Kağandan sonra başa Tapo geçti.
*Çin seferinden dönerken beraberinde getirdiği rahiplerin etkisinde kalarak Budizm’e ilgi duydu. Ülkede Budist tapınakları ile Buda heykellerinin yapılması halkın tepkisine neden oldu.
*İstemi Yabgu’nun yerine geçen Tardu, Çin entrikalarının da etkisiyle kendisini Kağan ilen etti.
*Tapo’nun yanlış siyaseti, Tardu’nun ihtirası ve Çin’in entrikaları sonucu Göktürkler ikiye ayrıldı.
*Doğu Göktürk Devletinin başına Tapo’dan sonra İşbara geçti. İşbara dan sonra Doğu Göktürkleri 630 yılında Çin’in egemenliği altına girdi.
*Batı Göktürk Hükümdarı Tardu, Doğu ve Batı Göktürkleri birleştirmek için uğraştı. Çin üzerine seferler düzenledi. Su  kaynaklarının Çin tarafından zehirlenmesi üzerine büyük kayıplar verdi.
*Tardu, İran ile mücadele ederek topraklarını genişletti.
*Güçlerini kaybeden Batı Göktürkleri de 659 yılında Çin egemenliğine girerek yıkılmışlardır.

3.II.Göktürk (Kutluk) Devleti (682-745)
*Göktürkleri Çin esaretinden kurtaran Kutluk (İlteriş) Kağan, II.Göktürk Devleti’ni kurmuştur.
Kutluk Kağan’ın Çin’e yaptığı seferlerin nedenleri:
-Türklerin Orta Asya’daki en büyük rakipleri olan Çin’i baskı altında tutmak istemeleri
-Yeni kurulmuş olan devletin yiyecek, giyecek ve at gibi gereksinimlerini karşılama düşüncesi.
682-687 yılları arasında  46 akın yapıldı.Bu akınlarda pek çok Çin şehri tahrip edildi.Büyük miktarlarda ganimet ele geçirildi.
*Kutluk Kağan’dan sonra çocukları Bilge ve Kültigin küçük oldukları için kardeşi Kapgan Kağan geçti.
Kapgan Kağan devletin dış politikasını üç ana temel üzerine kurdu:
-Çin’i baskı altında tutmak
-Çin’de dağınık halde yaşayan Türkleri bir devletin bünyesinde toplamak
-Asya’daki bütün Türk boylarını Göktürk bayrağı altına toplamaktı.
*Kapgan Kağan döneminde  Çin, ülkesinde bulunan Türkleri serbest bırakarak, büyük miktarlarda tohumluk darı, tarım aletleri ve kumaş vermek zorunda kalmıştır.Kapgan Kağan,  Moğol Kitanları, Kırgızları yendi.
*Kutluk Devleti’nin en güçlü olduğu dönemler Kutluk Kağan’ın oğulları Bilge Kağan ve kardeşi Kül Tigin dönemleri olmuştur. Bilge Kağan zamanında isyan eden Türk boyları itaat altına alındı.Çin yenilgiye uğratıldı.
*Vezir Tonyukuk ise danışman olarak Kutluk Devleti’nin siyasetinde önemli rol oynamıştır.
*Bilge Kağan öldükten sonra Kutluk Devleti’nde iç karışıklıklar başlamıştır.Basmil, Karluk ve Uygur Türkleri Kutluk Devleti’ne son vermişlerdir.

Göktürklerin Türk Tarihindeki Yeri ve Önemi
-Tarihte Türk adını taşıyan ilk devlettir.
-İslamiyetten önce kurulan Türk devletleri içinde en geniş sınırlara sahip ve en güçlü olanıdır.
-Göktürkler Batı Türkistan’ın Türkleşmesini sağlamışlardır.
-Gelişmiş bir yazı ve takvim kullanmışlardır.
-Orta Asya’da yaşayan Türklerin  Bizans’la ilişkileri  Göktürkler zamanında başlamıştır.
-Göktürklere ait Orhun Kitabeleri, Türk tarihinin ve Türk edebiyatının ilk yazılı eserlerindendir.
-Kendisinden sonra gelen Türk devletlerine her türlü imkansızlık içinde dahi bağımsızlıkları elde etme ve koruma bilincini vermiştir.

4.Uygur Devleti (744-840)
*Bu devletin kurucusu Kutlug Bilge Kül Kağan’dır.Başkenti Orhun kıyısındaki Ordubalık (Karabalgasun) tır.
*Doğu Türkistan’a yerleşen Uygurlar, diğer Türk boylarını egemenlikleri altına aldılar.Uygurların en önemli özelliği yerleşik hayatı benimseyen ilk Türk toplumu olmalarıdır.Bu nedenle tarım, sanat ve ticarette ilerlemişlerdir.Mani dinine ait tapınaklar yaparak mimaride gelişme göstermişlerdir.
*Bögü Kağan zamanında kabul edilen Mani dininin Uygurlar üzerindeki etkileri:
Olumsuz Etkisi:Hayvani gıdaları yemeyi yasakladığı için Uygurların savaşçılık özelliklerini kaybetmelerine neden olmuştur.
Olumlu Etkisi:Uygurlar bu dinin etkisiyle yerleşik hayata geçmişler; bilim ve sanatta önemli eserler meydana getirmişlerdir.
*Matbaayı ve kağıdı kullanan ilk Türk devletidir.
*Uygurlar, XIII. Yüzyılda Cengiz Han’ın egemenliğini kabul etmişlerdir.Bundan sonra Moğollar Uygur Türklerini önemli görevlere getirmişlerdir.Uygur yazısı, Moğolların da yazısı olmuştur.Uygurlar, diğer Türk toplulukları ile birlikte Moğolların Türkleşmesinde önemli rol oynamışlardır.Çağatay ve Özbek Türkleri bu şekilde ortaya çıkmıştır.

Diğer Türk Devletleri ve Toplulukları
Avarlar
*Göktürklere yenildikten sonra Romanya’ya göç ederek devlet kurdular.İki yüzyıldan fazla Avrupa’nın önemli bir kısmına egemen oldular.
*Avarlar birçok Slav topluluğuna baskı yaparak, onların Doğu Avrupa ve Tuna havzasına inmelerine neden oldular.Böylece bugünkü Slav topluluklarının oluşmasında önemli rol oynadılar.Ayrıca Slav topluluklarının devlet ve askeri teşkilatlarında etkili oldular.
*Üzengiyi ilk defa Avrupa’ya getirenler Avarlar oldular.
*Tarihte İstanbul’u ilk defa kuşatan Türk devletidir.Avarlar Sasanilerle işbirliği yaparak İstanbul’u iki defa kuşattılar.
*Franklar tarafından yıkıldılar (805).

Bulgarlar
*Hazarların baskıları sonucunda Tuna ve Kama(İtil,Volga) Bulgarları diye ikiye ayrıldılar.
*Tuna Bulgarları Avrupa’ya giderek devlet kurdular ve Boris Han zamanında(864)  Hristiyanlığı kabul ederek Türklük özelliklerini kaybettiler.Tuna Bulgar Devleti’ne 1018’de Bizanslılar son verdiler.Bulgarlar, XIV. Yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı hakimiyetine girdiler.Bugünkü Bulgaristan’da yaşayan Türkler, Osmanlıların Anadolu’dan Rumeli’ye yerleştirdiği Türkmenlerin soyundandır.
*Kama (İtil, Volga) Bulgarları Müslüman tüccarların etkisiyle  Almış Han zamanında (X. Yüzyıl başları) İslamiyeti kabul ettiler.Batu Han zamanında Moğollar (Altın Orda Devleti Hükümdarı Batu Han), Kama Bulgarlarına son verdiler.Kazan Türkleri adıyla da bilinirler.

Hazarlar
*Hazarlar, İtil ve Don ırmakları çevresine hakim oldular.
*Yahudiliği benimseyen tek Türk devletidir.Din konusunda hoşgörülü olmuşlardır.
*Müslüman Araplarla savaşan ilk Türk devletidir.Hz. Osman zamanında Müslüman Arap ordularını durdurdular.
*Hazarlar, Rusları etkileyerek, devlet ve ordu teşkilatı yönüyle Rus knezliklerine örnek oldular.
*Hazar Denizi’ne adlarını verdiler.
*Peçeneklerin saldırılarıyla zayıflayan Hazarlar, Rus saldırılarıyla dağıldılar (958).

Macarlar
*Peçeneklerin baskısıyla Ural ve İtil bölgesinden bugünkü Macaristan’a göç ettiler.
*Almanların doğuya yayılmalarını önleyerek Slavların birlik oluşturmasını engellediler. Balkan kavimlerinin Germenleşmesine engel olmuşlardır.
*Hristiyanlığı kabul ederek Türklük özelliklerini kaybettiler.

Peçenekler
*Seyhun Nehri ile Aral Gölü kıyılarında yaşarken Oğuz baskıları ile Karadeniz’in kuzeyine geldiler.
*Kumanlarla birlikte Rusların Karadeniz’e inmelerine engel oldular.
*Oymaklar halinde yaşamış ve devlet kuramamışlardır.
*Bizans’ın entrikalarıyla zayıflamışlar, Malazgirt Savaşı’nda Bizans ordusundan Büyük Selçuklu tarafına geçerek Selçuklulara yardımcı olmuşlardır.

Kıpçaklar (Kumanlar)
*Balkaş Gölü ile İrtiş Irmağı arasındaki bölgede yaşarken Moğol kabilelerinin baskısıyla batıya göç ettiler.
*Peçeneklerle birlikte hareket ederek Rusların Karadeniz’e inmesini engellediler.
*Macaristan’a göç eden Kıpçak toplulukları Hristiyanlığı kabul ederek Türklüklerini kaybettiler.Oğuzlarla yaptıkları mücadeleler “Dede Korkut Hikayeleri”ne , Ruslarla olan mücadelesi “İgor” destanlarına konu olmuştur.
*Uzun boylu, mavi gözlü, sarışın olmalarıyla Türk soyunun en güzel görünümlü boyudur.

Oğuzlar (Uzlar)
*Türk milletinin en kalabalık ve tarihte hem siyaset hem de uygarlık alanında en büyük rolü oynayan koludur.
*Topluca İslamiyeti kabul ettiler.Büyük Selçuklu Devleti,Türkiye Selçuklu Devleti, Osmanlı Devleti, Anadolu’da kurulmuş olan Türk beylikleri, Akkoyunlu Devleti, Karakoyunlu Devleti ve Safevi Devleti Oğuzlar tarafından kurulmuştur.
*Romanya’nın Dobruca bölgesine yerleşen bir kısım Oğuzlar, bugünkü Gagavuzların atalarını oluşturdular.
*Günümüzde Türkmenistan, İran, Irak, Suriye, Azerbaycan, Türkiye, Kıbrıs ve Balkanlarda yaşayan Türklerin ataları Oğuzlardır.


Kaynak: Bu Sayfada ki tüm bilgiler ozeldersbursa.com sitesinden olduğu gibi alınmıştır.
Detaylı bilgi ve Özel Ders Almak için aşağıdaki adresten iletişime geçebilirsiniz.

Not: Bu uygulamada kullanılan içerik, resim vb. bilgilerin yada göresellerin size ait olduğunu düşünüyorsanız akcangirisim[at]hotmail.com  adresine mail atarak kaldırılmasını talep edebilirsiniz.